Özgürlüğe Tutunmak

Dipsiz bucaksız bir denizde

Bazen bir ayağı kırık sandalyede

Hele de saat yaklaştıysa geceye

Keşke o gülen gözlerde

Rastlayıp sarılsam özgürlüğe

Demir parmaklıklar soğudukça

Kuşların kanatları yoruldukça

Hele de kendi kendime kaldımsa

Keşke uçsam maviliklere

Tutup getirsem özgürlüğü

Bıraktım arkamda aşkı, yurdu, işi

Aklıma kazıdım doğup büyüdüğüm yeri

Hele bir de özlediysem savaşsız günleri

Keşke o yağan kurşunları

Saklayıp göstermesem özgürlüğe

Görsem gölgemi yanımda

Çocukluğum her an yanımda

Hele de bir mum daha üflerken

Keşke gitsem eski günlere

Hatırlayıp hiç unutmasam özgürlüğü

Alsam elime kalemi yazsam dileğimce

Anlatsam, dinlesem, bağırsam hürce

Hele de düşüncelerim tutsak kaldıysa kelepçeye

Keşke haykırsam daha gür sesle

Savaşıp kazansam özgürlüğü

search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close